Baba Güllüoğlu: İnsaf, artık şube açma
Sonra ne olduysa bir anda kurallar bozuldu sandık. Nereye baksanız bir şube karşınızda. Yıllarca şubesizliğin acısını çıkartıyorlar sandık. Hani nasıl derler “hiçbir şey göründüğü gibi değildir”… Gerçekten de öyleymiş. Karaköy Güllüoğlu geleneğini bozmamış, şube de açmamış.
Bazen çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Gökte ararken yerde misali. Ben Nadir Güllü ile röportaja hazırlanmışken
İŞİ İŞÇİLERE BIRAKIP GAZİANTEP´E DÖNDÜM
- Nursel Tozkoparan: Sizden oğlunuz devralmış mesleği. Hiç başka bir iş yapmak istemediniz mi?
- Mustafa Güllü: Babamın vasiyeti var, “Sakın bu baklavacığı bırakmayın benim
- Siz şu
- Ben babamı küçük yaşta kaybettim. Baklavacılık aslında dededen kalma bir meslek bize. Mesleği amcalarımın yanında öğrendim. Hem okuyor hem de ara tatillerde amcalarımın yanında çalışıyordum. İlk kez İstanbul’a üniversite için geldim. İki yıl sonra nefes darlığından rahatsızlanınca okulu yarım bırakıp memlekete yani Gaziantep’e geri döndüm.
- Sonra…
- Antep’te amcamın baklava dükkanı vardı. 1949 yılına kadar amcamın yanında çalıştım. Ama günde
MEVCUTLARI BİR YİYEN BİR DAHA YEMİYORDU
-
-
- İstanbul’a gelince dükkânı nerde açtınız?
- İlk dükkânımızı halaoğluyla birlikte Karaköy’de arka
- Planlı bir tercih miydi Karaköy?
- Bildiğimizden değil bilmediğimizden ara sokaklardan aldık dükkânı. Ama Allah yardım etti.
- Kaç çocuğunuz var?
- 6 çocuğum var. 5’i erkek 1’i kız. 5 erkeğin biri doktor diğerlerinin de hepsi baklavacı.
- Peki diğer Güllüoğlu diğer zincirleri çocuklarınıza mı ait?
- Yok. Amca çocukları da var. Amcakızı da var.
ŞUBE AÇMAYA HEP KARŞI ÇIKTIM
- İlk bu işe başladığınızda 4 oğlunuz sizinle birlikte mi çalışıyordu?
-
- Şimdi fabrika da kuruldu. Alt yapı da oluştu. Halen daha şube açılmasına karşı mısınız?
- Ben hala şube açılmasına karşıyım. Gelen hangi talebi karşılayacaksınız. Güllüoğlu ismi altında birçok şube açıldı. Bizim işimiz Elhamdülillah eskisinden daha iyi gidiyor. Eğer onlar çok iyi
´BABAMI SEVERİM AMA SÖZÜNÜ TUTMAM´ OLUR MU?
- Anladığım kadarıyla çocuklarınız arasında Nadir Bey sizin için daha özel birisi…
- Evlatlar arasına ayrım olur mu olmaz. Ama hangisi senin sözünü daha dinliyorsa onu başka seversin. "Ben babamı severim ama sözünü tutmam" böyle bir şey olur mu hiç? Hatta diğer kardeşlerinin yardımına koşan çocuğunu daha bir başka seversin. Birisi kendi nefsini düşünüyorken, diğeri de kardeşlerinin yardımına koşar. Tüm bu güzel meziyetler Nadir’de daha fazla..
- Nadir Bey işi sizden teslim aldığında neler önerdiniz? Hangi tavsiyelerde bulundunuz?
- Nadir’le beraber çalıştığımız için aynı düşünceleri
- Nadir Bey hiç "Biz de şube açalım" demedi mi?
- Yok. Hiç demedi. O da benimle aynı düşüncede. Yaptığımız işten mükâfat görüyoruz. Hem maddi hem manevi başarıya ulaştığımız için başka bir şeye lüzum yok. Misal, bir adam bir berbere gider memnun kalırsa başka bir berbere gider mi? Gitmez. Şimdi o da bu yapılan uygulamadan zarar görmediği hatta menfaat görüyorsa niye lüzumsuz ısrarlarda bulunsun. Bir adam yanlış yolda olursa düzeltmeye çalışırsın. Hatalı bir yolda değiliz ki…
- Üretimi hala siz mi denetliyorsunuz?
- Hayır ben denetlemiyorum. Hasta olduğum için çok nadir geliyorum…
- Peki diğer çocuklarınızın dükkânıyla böyle ilgileniyor musunuz?
- İlgilenemiyorum.
KARAKÖY´DE BİZ 3 KİŞİ UĞRAŞIYORUZ, BİR KİŞİ 30 ŞUBE AÇIYOR
- Sizin bu Karaköy Güllüoğlu’nu diğer Güllüoğlularından ayıran en büyük fark nedir?
- Şimdi biz bir dükkânla üç kişi uğraşıyoruz. Bir kişi 20–30 şube açıyor. Artık aradaki farkı siz görün. Oğluma “İnsaf oğlum daha açma şube” dedim. “Olmaz! Benim danışmanlarım var, ekonomistlerim var. Müdürlerim var” diyor.
- Diğer oğullarınızın dükkânlarına gidiyor musunuz? Baklavalarından tadıyor musunuz?
- Tatmaya gerek yok. Kıyamet gibi şikâyet geliyor. Bir adam 20–25 şube açarsa idare elden gider. İster istemez
- Peki, niye isim hakkını verdiniz? Engel olsaydınız o zaman?
- İsim hakkı bizim şahsımıza ait değil. Zaten bütün meselede bu. Bize şube açtınız mı diyorlar? Herkes bizi şube açıyor zannediyor. Biz şube açmadık. İşte gelenlere broşürlerimizi gösteriyoruz üçümüz bir aradayız.
- Ayrışmak için bu kadar uğraşırken isim değiştirmeyi düşünmediniz mi?
- Yok düşünmedik. Riske atar bizi. 200 yıllık bir isim Güllüoğlu. Amcamın çocukları var Gaziantep’te şu anda çok güzel devam ediyor. Karaköy yazdık yüzde 5 değişti. Şimdi birden bire marka ile oynarsanız kendinize zarar verirsiniz. Ondan sonra Galata Kulesi´ni koyduk yüzde 30 oldu. Bu sefer de yurt dışında patent olmada problem oldu. Markamızı anlatmak için Nadir Güllü markası koyduk. Nadir Güllü yan yana duruyor. En azından üretici kimden aldığını bilme hakkı var. Aile markamızı ayırdık. Yavaş yavaş anlatmaya da çalışıyoruz. Biz adres markası yaptık Karaköy’ü.