Okuma Hızını Artırmak İçin Yapılması Gerekenler
1. OKUMA
HIZINI
ENGELLEYEN, ANLAMAYI AZALTAN NEDENLERİ (YANLIŞ OKUMA ALAŞIKANLIKLARI) ORTADAN KALDIRIN
Sesli
Okuma: İlkokul çağlarında daha iyi anlamamıza
yardımcı
olacağını zannederek geliştirdiğimiz ve okuma
hızını
önemli derecede yavaşlatan bir unsurdur. Ortalama
konuşma
hızı
200 kelime kadardır.
Sesli
okuduğumuz
zaman
kendimizi bu limite sınırlandırmış olur ve bu
hızın
üstüne çıkamayız. Oysa okuduğumuzu anlamak için kelimeleri dil ve kulak
yollarından
geçirerek beyine göndermemize gerek yoktur. Göz çektiği
fotoğrafları
dilimizden yüzlerce defa süratli olarak beyine göndermekte ve beyin almaktadır.
Sesli
okuduğumuz
zaman
200 kelime 1
dakikayla
sınırlandığı için okuma
hızımız
çok daha
hızlı
olan beyin kapasitemize yetişememekte, arta kalan beyin kapasetimiz, boşluğu başka düşüncelerle doldurmaya çalıştığından konsantrasyonumuz ve okuma etkinliğimiz azalmaktadır.
İçinden
sesli
okumakda bir okuma türüdür. Her ne kadar bunda dudaklarımız kelimeleri tek tek telaffuz etmiyor ise de ,
ses
tellerimiz kımıldıyor ve okuma
hızımız
500 kelime 1
dakikayla
sınırlıyoruz. Bunu önlemek için uzmanlar okurken çiklet çiğnemeyi öneriyorlar.(Gözle görme alışkanlığı edinene kadar) Okurken çiklet çiğneme temponuz hiç değişmezse bu yanlış alışkanlığı yenebilir ve gözle okumaya başlayabilirsiniz.
Her kelimeyi okumak da okumayı yavaşlatan nedenlerden biridir. Başka dillerde de, Türkçe´de de cümle yapılarında anlam bir kaç kelimede toplanmıştır. Diğer kelimeler onları düzenli bir cümle halinde birleştirmek için
kullanılmıştır
. Ve, gibi, ile için v.s. gibi sıksık tekrarlanan ve okuduğumuzu anlamamamıza büyük katkısı olmayan bu kelimeleri her seferinde okumak, bize büyük
zaman
kaybettirir. Başlangıçta hangi kelimelerin gereksiz olduğunu doğru tespit ederek, okumadan atlamakta büyük
güçlük
çekecek, ama
zamanla
bu konuda da yetenek ğeliştirerek 300 kelimelik bir yazının 100 kelimesini okuyarak anlayabilirsiniz.
Hızlı okursak anlayamayacağımızı zannetmek,okumamızı en fazla yavaşlatan en önemli psikolojik etken ve yaygın olan yanlış bir kanıdır. Kağnı arabaları satte 3-5 kilometreden
hızlı
gidemezdi. Otomobil bu
hızı
100- 200 kilometreye çıkardı. Eskiden insanlar bu
hızlara
ulaşılabileceğini düşünmezlerdi. Biz de bu gün, yarın kabulleneceğimiz
gelişmelere
inanmıyor ve direnç gösteriyoruz.
Dakikada
6000 kelime okuyarak 13 yaşında üniversiteye giren Mariel Aragon,
dakikada
2500 kelime okuyarak A.B. D.´yi yöneten John Kennedy,
hızlı
okuyarak da daha iyi anlanabileceğinin kanıtlarıdır.
Öyleyse bu şartlanmayı bir kenara bırakarak okuma
hızınızı
arttırın. Anlama
hızınız
başlangıçta düşecek, ama
hızınız
arttıkça eski derecenizi yakalayıp geçecek, daha iyi anlayacaksınız.
Geri dönmek; bize en fazla
zaman
kaybettiren alışkanlık. Konsantrasyon eksikliğinden olur. Geri dönme imkanımız olduğu sürece de konsantrasyonumuz azalır. Öncelikle kendinize geri dönmeyi yasaklamalısınız. Geri dönme şansınızın olmaması konsantrasyonunuzu arttırır. Başlangıçta bazı paragrafları anlayamadığınızı hissedeceksiniz. Endişelenmeyin ve geri dönmeyin. Kendinize "Bugüne kadar geri dönerek okuduğum her paragrafı anladım mı? Şimdi
hatırlıyor
muyum?" diye sorun . Umarız cevabınız endişelerinizi yatıştırır.
Göz eğitimsizliği; gözün satırlar üzerinde düzenli
hareket
edememesidir. Okuma
eğitimini
yetirence alamayan bir göz, satırlar üzerinde gezinir, durur. Sıçramalar ve duraklamalar düzenli olmaz. Kişi sık sık geri dönüşler yapar. Bu nedenle de satırdaki düşünceleri birbirlerine bağlayarak bütünleştirip anlamlandırmada zorlanır. Bunun için gözü, sürat ve çabukluk kazandırıcı bazı
yardımcılarla
eğitmek gerekir. Örneğin bir vasıtada giderken ilanları okuyarak ve varsa
videoda
2-3 kat
hızlandırılmış
alt yazılı filimleri seyrederek küçük göz egzersizleri yapabilirsiniz. Başlangıçta yoğun kontrasyon nedeni ile başınız ağrıyacak , ama bir süre sonra alışacaksınız. Alt yazılı bir
filmi
normal
hızında
seyrettiğinizde size çok yavaş
gelecek
ve canınız sıkılacaktır.
Pasif okumak; okuyacağınız yazıya zihninizi yönlendirmeden, anafikri, yazarın düşünce ve olaylara bakış biçimini, üslubunu anlamadan yapılan okumadır. Yazıyı ne amaçla okuduğunuzu bilmeden yapılan okumalar, okuma
hızını
düşürür. Dikkat yoğunlaşması olmadığı için de anlama olayı oluşmaz. O nedenle önce okunacak konuyu niçin okuyacağınızı belirlemeniz gerekir. Sonra bir ön okuma yaparak sorular belirlemek, soruları yanıtlamak için tekrar dikkatinizi yoğunlaştırarak
yeniden
okumak, etkili okumayı sağlar.
Bilgi ve kültür düzeyi eksikliği; okuma
hızınızı
yavaşlatan en önemil nedenlerden biridir.
Yeni
edinilmek istenen
bilgilerin
iyi kavranabilmesi, daha önce o konu ile ilgili kavramların kazanılmış olmasına bağlıdır. Hiç temel
bilgimizin
olmadığı bir konuyu anlamak çok zordur. Temel olmadan inşaat yapılmaz. Yani
bilgi
ve kültür eksikliği, okunacak konunun anlaşılmasını zorlaştırdığı için,okuma
hızı
da düşer. Bunun için parçada geçen, anlamını bilmediğiniz kelimelerin anlamını öğrendikten sonra dikkatle okumanız anlamanızı kolaylaştırır.
Okumanın ne anlama geldiğini iyi bilin; Okumak yalnızca sözcük kümeleri görmek değildir. Okumak yazarla aktif bir söyleşi şeklinde sürdürülen zihinsel bir süreçtir. Bu anlamda okuyabilmek için görmenin ötesinde zihinsel beceriler gereklidir. Bu zihinsel beceriler de öğrenme
yolu
ile gerçekleştirilebilir.
Örneğin bir metne bir bakışta en fazla iki- üç sözcük algılayabilen bir okuyucu belirli bir
eğitim
programı sonucunda bir bakışta cümlenin ya da paragrafın tümünü algılayabilir hale gelir. Yine öğrenme sonucunda, sürekli olarak her okuma çabasında yazarla aktif bir söyeşi içinde yazarın görüşlerini açığa çıkarmayı öğrenerek etkin bir okuyucu olabilir.
Okumanın gerçek amacı, anlamı çabuk ve doğru kavramaktır. Bu okumanın geliştirilmesi için, etkili okumanın temeli olan hız, kavrama ve bellek arasında bağ kurulmasını gerektirir. Okumada kavrama ile hız arasında yakın bir ilişkinin varlığı kabul edilmekte, kavramaya ilişkin becerilerin arttırılması
hızlı
okuma ile olası görülmektedir. HIZLI OKUMA
Hızlı okuma için , okuma yanlışlarımızı düzelterek kendimizi hazırladık. Şimdi de
hızlı
okuma yöntemlerine geçmeden önce, düşünce olarak atmamız gereken adımlar var.
a- Gözlerimizle aklımızı birlikte çalışmaya alıştırmak
b- Bir metinde her sözcüğü okumak zorunda olmadığımıza inanmak
c- Her metinin ya da kitabın aynı değerde olmadığını kabul etmek. Yani bazılarının zor, bazılarının kolay olduğunu bilmek
d- Okuyacağınız her metin ve kitapta amaçlarınızın farklı olduğunu kabul etmek okuma
hızınızı
da buna göre ayarlamak gerektiğini bilmek. HIZLI OKUMA YÖNTEMLERİ
Göz Devinimlerimiz: Daha
hızlı
okumak, etkili bir okuyucu olabilmek için gözlerimizle aklımızı birlikte çalıştırmaya alıştırmamız gerekiyor.
Okuma sırasında, gözümüz satırlar üzerinde soldan sağa, sağdan sola, yukarıdan aşağıya (bazen aşağıdan yukarıya) göz sıçramaları ile ilerler. Okuma olayı, işte bu sıçramadaki duraklamalar (saplama) sırasında, yakalayabileceğimiz sözcük kümesini algılayarak , gerçekleştirilir. Bu yüzden
hızlı
ve usta bir okuyucu olabilmek için, göz sıçramalarını
hızlandırmak
, duraklama süresini kısaltmak, duraklama süresince çok sayıda sözcük görebilmek (4-5sözcük) yani görme yelpazemizi genişletmemiz gerekiyor. Bu üç özelliği kontrol etmek beynin işidir. Zihnimizin kotrolü dışında gerçekleşen sıçrama ve duraklamalardan görüş alanına girenleri algılamak olanaksızdır. Öyleyse aklımız sürekli emir veren, kontrol eden ve gönderilenleri algılayacak biçimde hazırlıkta ve işlerlikte olmalıdır. Sapmalar: Daha çok sayıda sözcük kümesini algılamak için; sözcük kelimelerinde gözün önce belli bir noktaya sapması, sonra bu saptığı noktanın sağından ve solundan mümkün olduğunca çok sayıda sözcüğü algılaması gerekir. Lezzetli ve Temiz
yemekler
yapan bir aşcıdır.
1. Sapma noktası 2. Sapma noktası Kolon Okuma: Günümüzde metinler gittikçe daha dar kolonlar halinde basılmaktadır. Gazetelerde dergilerde ve büyük magazinlerde bu kolonlara daha sık rastlanmaktadır. Bu kolonlar, ortalama 5-7 cm den oluşan sıfatlardan meydana gelmektedir. Dar kolanlar büyük bir gidiş- gelişi zorunlu kılan geniş satırlardan daha kolay gözden geçirilmektedir. Diğer yandan yukarıdan aşağıya doğru okuma dikkati daha çok uyarmaktadır. Dar kolonlar genellikle her satırda bir ya da iki sapmayı gerektirdiğinden, ritim
konusunda
büyük yarar sağlamaktadır.
Göz Gezdirme: Görme yelpazemiz genişledikçe, metnin bütününü dikkatli bir şekilde görme, düşünceleri yakalama
hızına
da ulaşırsınız.
Etkili okuyucu, metnin özelliklerine göre
hızını
ayarlayabildiği gibi, her metinle ilgili
ihtiyaç
ve amaçlarının farkı olacağını kabul eder. Amacını belirledikten sonra metnin bütününe yönelik yaptığı "Göz Gezdirme" Tekniği ile dikkatli bir okuma yapabilir.
Göz gezdirme ile çok yüksek
hızlar
elde edersiniz. Neye ve nasıl göz gezdireceğimizi iyi belirlersek bu,
hız
kavrayışımızı düşürmez.
Göz gezdirme, bir metni okumaya başlamadan önce yapılan "Göz atma" dan farklıdır. Göz gezdirme de amacımız belirli olduğu için daha dikkatli bir inceleme yaparız. Okunan metin çok kolay ve okuyucunun bildiği konuyu içeriyorsa göz gezdirme de yeterli
bilgi
edinilebilir.
Etkili bir göz gezdirme davranışında; metin başlığı alt bakşlıkları, giriş ve ilk paragrafı, sonraki paragrafların ilk ve son cümleleri numaraları, büyük harfle ya da italik yazılmış yerleri son paragraf ve varsa özeti okumalıdır.
Esnek Okuma: Okuma yöntemimizi ve
hızımızı
belirleme okuma amacımız ve metnin özellikleri önemli rol
oynamaktadır
. Etkili okumada okuyucu, her durumda
uygun
okuma tutumunu alabilmelidir.
Uygun
okuma tutumunu alabilmek, esnek okumayı gerektirir.
Eğer
günlük
yaşamda
karşımızı çıkan
yeni
bilgilerden
gereğince ve
uygun
bir şekilde yararlanmasını bilmezsek, bir çok şeyi kaçırır, önemli bilğileri edinemeyiz . Ayrıca daha az
zaman
ayırarak yapacağımız okumayı, hem daha fazla
zaman
harcayarak yapar, hem de okuduğumuz metinden yeterince doyum alamayız. Oysa okuma
hızını
ve yöntemini, okuma amacına ve metnin özelliklerine göre ayarlayabilen, yani "Esnek Okuma" yapabilen bir okuyucu en kısa
zamanda
, en çok
bilgiyi
alabilir.
Her gün karşılaştığımız
yeni
okuma durumlarını incelediğimizde, esnek okumayı daha iyi anlayabiliriz. Okunacak şeyler değişik türde olduğundan , bunları okuma amacımız da değişir. Farklı teknikler
kullanırız
. Örneğin güne gazete okuyarak başadığınızı düşünelim. Ancak zamanınız sınırlı, derse yetişmek durumundasınız. O
zaman
sadece başlıklara bakar ilginizi çeken haberlere de şöyle göz atarsınız. Okula gittinizde,
derse
girmeden önce eğer konu anlatacak iseniz, bildiğiniz şeyleri eleyebilmek için göz gezdirirsiniz. Bildiklerinizi atlar
yeni
bilgileri
okursunuz. Öğleden sonra
arkadaşınız
size bir dergiyi verdi diyelim. İlginç bir makale var mı diye dergiyi tararsınız. İlginizi çeken bir makale bulduğunuzda,
yeni
bir
bilgiye
rastlamak için göz atarsınız. Akşam iyi bir
film
ya da program bulabilmek için gazetelerden programları tararsınız. Yarınki
dersinizi
hazırlama durumunda ise, metindeki herşeyi okumanız gerekmediği düşüncesinden
hareketle
kitabınızın o bölümüne göz atar, elde etmek istediğiniz
bilgilere
göre önemli başlık ve alt başlıkları belirlerseniz.
Konusunu
ana fikir ve ayrıntılarını araştırır, önemli kısımlar üzerinde daha fazla
zaman
harcayarak, ayrıntılar üzerinde daha
hızlı
geçerek ya da atlayarak okumanızı sürdürürsünüz. Gördüğünüz gibi, okuduğunuz bu
çeşitli
türden malzemelerin her birine göre okuma amacınız da farklı olacaktır. Yine malzemenin türüne göre yöntem ve
hızınızıda
değiştirmeniz gerekecektir. Eğer bunu
uygun
bir şekilde yapmayı başarırsanız esnek bir okuyucusunuz demektir.
Esnek okuyucu, nasıl okuyacağına karar verirken, metinin türünü de dikkate alarak zaman zaman teknik değiştirebilir. Metin , açık bir dille yazılmış ve izlenmesi kolay bir anlatımı olduğunda,
hızlı
bir okuma yapılabilir. Ancak metin açık bir dille yazılmamış, anlatımı kolayca özlemeye elverişli olmadığında daha yavaş ve dikkatli bir okuma yapılabilir. Eğer bu şekilde esnek davranamazsak, amacımıza ulaşamadığımız gibi
zamanımızı
da boşa harcamış oluruz.
Esnek okuyucu, okuma yöntemini kararlaştırırken
zamanını
dikkate alır. Örneğin bir metni ne kadar dikkatli okuması gerekirse gereksin, eğer yeterli
zamanı
yoksa, ya bir kısmı okur, bir kısmına göz atar ya da baştan sona dikkatle göz gezdirir. Ayrıca, eğer o anda fiziksel bir rahatsızlığı varsa, genel düşünceyi anlamak için sadece göz atar. Özetle esnek okuyucu, durumuna göre hızlarını bilen ve uygulayan kişidir. Kavrama ve Sezme: Görme, her sözcüğü anlamanız için yeterli değildir. Görme yeteneği, anlama, görme ve zihin yeteneklerinin bir sentezi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bunun sonucu, yazılı bir sözcüğü görür görmez tahmin ediliyor, taman olmadan profilini ve diğer özelliklerini tamamlıyor, böylece görüşünüzü kontrol etmiş oluyorsunuz.
Okuma sürecinde, sözcükleri sadece görmek yeterli değildir. Aynı
zamanda
bir sözcüğü diğerinden ayırmak gerekir. Yazmada ise , dil
bilgisi
ve sözcükleri birleştirmede
kullanılan
bağlama kuralları etkili olmaktadır. Sonuç olarak okumak, soyut ve göze dayalı anlamlar üretmektir. Bu üretimi sözcüklerin doğru seçimi, sözcüklerin anlamları, tipleri, türleri ve yaptıkları belirlemektedir.
İyi bir okuyucu olmak, sizin etkili okumanızı sağlayacak
çeşitli
teknikler uygulamanız gerekmektedir. Şimdi yapacağınız alıştırmalarda, okurken eksik bırakılan sözcüğü izleyen sözcüklerden tahmin etmeye çalışın. Böylelikle anlama ve sezme yeteneğinizi ğeliştirebelersiniz.
UYGULAMA: Aşağıdaki kısa metinde boş bırakılan yerlerde
konuşulması
gereken sözcükleri düşünerek, kavrayarak bulup yazınız. Bu tür çalışmaları sık sık yaparsanız kavrama ve sezme
gücünüz
artar. Oğlumuz
Karlı b.... şubat g..... doğmuştu.
Babanın
k.... verirken b.... tuhaftım. İsim a....., kamus b...... ne kadar b ..... gelmişti . O...... ışıl ı..... , kainat g..... manalı b..... kelime b..... istiyorum. S...... Ömer d....... Bu da o.....yakışmıştı. O...... tarihe girme b...... Ömer´in ikbaline layık, g......
İlk g...., i..... diş, i..... kelime, annesine doğru genç, g...... ve mes´ut a..... doğru i..... adım. Seçici Okuma: Bundan önceki bölümlerde etkili ve hızlı okumayı geliştirmek, okuma verimini arttırmak için bir
takım
stratejiler geliştirdik. Bu aşamadan sonra hedefimiz, okumaya, ayırdığımız zamanı daha verimli
kullanabilmek
, kısa
zamanda
daha çok bilği edinebilmek. Bu hedefe ulaşabilmek,
hızlı
ve seçici olmayı gerektiriyor. Aslında her okuma da seçici olunmalı. Ancak
hızlı
okurken buna daha çok
ihtiyacımız
var.
Okumada önemli olan, yazarın iletmek istediği
mesajı
, okuyucunun yazılı sözcükler arasından bulup çıkarmasıdır. Daha önceki bölümlerde, yazarın düşüncesini kavramada etkili olan bir
takım
etkili okuma tekniklerinden bahsetmiştik. Bu tekniklerde
hız
, çabukluk, esneklik derecelerine nasıl ulaşacağımız, okumamızı nasıl düzelteceğimiz konularında yoğunlaştık. Ancak bu tür okumalarımızda gözümüz temel olan noktayı, bir çok ayrıntılarla birlikte kavrama durumunada kalabiliyordu. " Seçici okuma" adı altında şimdi açıklayacağımız teknikte ise, tüm ayrıntıya girmeden, daha az sözcük okuyarak, yazarın düşünce bütünlüğünü yoklamamız hedeflenir.
Burada önemli olan her hangi bir metni mikroskopla incelemek değil, genel
hatlarıyla
bilmektir. Bu teknik,
pratik
okumamıza büyük yarar sağlamakta, bize
zamandan
kazandırmaktadır. Örneğin, 15 dakikada
günlük
gazeteyi okuyabelmek, üç saatte 500 sayfalık bir yapıtta bulunan
bilgileri
yakalamak gibi Buraya kadar yapılan açıklamaları özetlemek gerekirse:
1. Gözümüzle ve beyninizle okuyun.(Dudaklarınız ve ses telleriniz kımıldamasın)
2. Gözünüzle kelime gurupları görmeye çalışın ( birden fazla kelime)
3. Okurken yazıya konsantre olmaya çalışın. (geri dönüş yapmayı kendinize yasaklayın)
4. Her kelimeyi okumak yerine, asıl anlamı veren kelimeler üzerinde durarak gereksiz kelimeler üzerinde durarak gereksiz kelimeleri atmaya çalışın.
5. Kendinizi
hızlı
okumaya zorlayın.
6. Kendinize okurken belli bir süre vererek, okuduğuğunuzu o süre içinde bitirmeye çalışın.
7.
Fırsat
buldukça değişik tipte yazılar okuyun.
(Kendinize mutlaka okumak için
zaman
ayırın)
8. Gereksiz Ayrıntılar yerine ana fikir için okuyun.
Anafikri bulmak için;
a) Birinci paragrafta yazırın
tarzını
çıkarmaya çalışın
b) Anafikri nereye yazmış olabileceğini düşünün Her paragrafta bunu bulmaya çalışın.
c) Anafikrin her paragrafta bulunabileceğine dikkat edin.
Başlangıçta bunları uygulamanız ve hatta başarmanız size çok
güç
gelebilir. Ama unutmayın ki bunları başarıp bilginin özüne çok daha
pratik
, çok daha kısa sürede ulaşabilen insanlar çok fazla. Neden bizde onlardan biri olmayalım? Yapılması gereken tek şey ümidimizi yitirmemek.
İnatla uygulama yapın.
Sonucun adım adım geldiğini göreceksiniz...