http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/
http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/
http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/
http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/ http://standuptiyatroizle.tr.gg/

ONLİNE STAND UP TİYATRO OYUNLARI SHOW GÖSTERİLERİ FULL İZLE
Ip Adresin:44.213.80.174Bugün:29Online: Tıklanma:476Burdasın:Moskof Sehpası

Loading

ONLİNE STAND UP TİYATRO OYUNLARI SHOW GÖSTERİLERİ FULL İZLE

Moskof Sehpası

Moskof Sehpası
 Okunma  15
 ***MOSKOFSEHPASI***
Her hafta gittiğimiz gibi gene memleketimize Kayseriye gidiyorduk.Babam arabayı dikkatli kullanan iyi bir şoför idi.Ankaradan çıkmıştık yola ve seyahatimiz yaklaşık 5 saat sürüyordu.Biz nevşehirde iken arabada acayip sesler duymaya başladık zaten saat 2.00 sularıydı.Gecenin bi vakti bu sesler bizi ürkütmüştü.Ardından araba camına bayağı bi acayip goruntuler gelmeye başladı.ve bu görüntüler ardından acayip sesler homurtular yükseldi.Babam arabayı bi yere durdurdu.Ve bunların yatsı namazını kılmadığımızdan olduğunu söyledi.Ahiren bir çeşmeden abdest alıp kenarda namazımızı eda attik.Çeşmenin arka taraflarına kıldık.Zira gören bi Rus askeri ya da bolşevik bizi görürse akıbetimiz fena olabilirdi.Yola devam ettik.Kayseriye gelmiştik.evimize girdiğimiz gibi uyuduk.
Sabah babam işe gitti ben ise evde kalmış idim.Televizyonu açmıştım gene kaza haberleri vardı.Aman Allah ım ne göreyim o namaz kıldığımız yeri gösterdi.Orada saat sabah 7 de de kaza olduğunu ve 22 ölü olduğunu söylüyordu.Ve yakınlardaki çeşmeninde tahribata uğrayıp parçalandığını söylüyordu.Ben aşırı korkmuştum.Hemen abdest alıp vaktin namazını kıldım ve ölenlere de bir dua okudum.Gece olmuş babam eve gelip direk yatmıştı.Ben de mukaddes bi hüzün ile uykuya dalmıştım.Rüyamda Sarıklı bi adam gördüm bana dikkatli olmam gerektiğini babamla 2 kişi ezdiğimizi söylüyordu.Ama nasıl olurdu.biz kimseyi ezmemiştik.Kaza da yapmamıştık sadece yatsı namazını kılmıştık o kaza olduğu yerde.Ve uyandım saat gece 2 idi.Bi daha uyudum ve gene bir rüya gördüm.Gene sarıklı bir adam bana babamın cezasını çekeceğini söyledi.Ve davul sesleri geliyor bir kafatası ahenk ile davul eşliğinde dans ediyordu.Ardından uyandım gene korkarak.Çok terlemiştim ve ürkmüştüm nasıl olabilirdi.Televizyonda 22 insanın öldüğünü kazada öldüklerini söylüyordu zaten bu da bana korkutucu ve tuhaf geliyordu.
Gece acayip sesler geliyordu saat 4 tü.Babamın yattığı odadan geliyordu.Babamın odasına ışığı açarak girmiştim.Babamın kafasından kanlar boşalıyordu.o gördüğüm an bana kıyamet olmuştu.Babamın nabzını yokladım kalbi de atmıyorduu.Hemen yakın komşumuza dedim.Hastaneye kaldırdık orada da aynı tanıda bulundular ölmüştü.Bana hayatın anlamını öğreten,yüzünü günde bir defa gördüğüm babam evet babam artık yaşamıyordu.En son garip babamın LAilaheillallah sesini duymuştum yanına gittiğimde ise artık ruhunu ALLAh a teslim etmişti.Dünya başıma yıkıldı.NAsıl ölebilirdi.Kim yapmış olabilirdi.Ayrıca annem de 7 yıl evvel ölmüştü.Tek çocuk bendim.Yaşım 17 idi.Napacaktım şimdi.Otopsi yapıldı babama ve sonuçları elime geçti.Babamı biri öldürmüş.Evet babamın odasına girdiğimde balkonun açık olduğunu görmüş ama pek kaale almamıştım.Üstelik evimiz de 1. katta idi.NAsı da düşünememiştim.İlk önce hırsız olabilir diye aklıma geldi.Ama sonra aklıma babamın 3 yıl evvel çeçen-Rus harbine katıldığını hatırladım.Bu yüzden olabilirdi.Songünlerde Kayseriye rusların dağıtıma geldiğini haber almıştım ama babama söylememiştim.Ruslar para ile kayseriden toprak alıp yerleşiyorlardı.Babamın da Fedaa-i İslam cemiyetinde olduğunu duymuş olabilirler gelip öldürmüş olabilirlerdi.Evet başka seçnek kalmamıştı.Orak çekiç gene başımıza bela sarmıştı ne yazık ki.Bolşevik köpekleri gene musibet getirmişti başıma ama bu sefer fazla olmuşlardı.Hayattaki tek dayanağım biricik babamı almışları bu sefer.Çok sinirliydim.Ardından cenaze namazını kıldık.Kayseride toprağa verdik.Acım Kulaktan Kulağa Fısıldanıyordu "BABası Ölmüş".Yakın arkadaşlarım tanıdıklarım ve babamın arkadaşları yanıma gelip taziyelerini bir bir sunuyor ALLAH sabır versin diyip gidiyordu.EN sonunda cami hocası ile başbaşa kalmıştık.Camimizin hocasına başımdan geçenleri anlattığımda onun da gözleri dolmuştu.Suratına baktığımda bir damla yaş süzüldü beyaz sakalından.Kendininde 10 yaşında hem öksüz hem yetim kaldığını anlattı.Nasıl olabilirdi garip biricik babam belirli belirsiz bi olaya kurban gitmişti.Sanki gökkubbe başıma yıkılmıştı.Evet öksüzlerin ve yetimlerin niçin boynu bükülür şimdi anladım.BAna dinimi düzenimi adabımı edebimi öğreten beni yetiştiren garip babam artık yoktu.Ölürken en son LAilaheillallah sesini karanlıklar içinde duymuş ve babamın odasına koşmuştum.Ve o bir tebessümle gitmişti. Evet hayatta tek tutanağım böyle silindi bu dünyadan.Kimsem kalmamıştı artık.Babama her gün mezarına gidip ruhuna Fatiha okuyordum.Garip babam da böyle silindi bu hayattan.Yıllardır bana şu sorular yöneliyordu ve yönelmeye de devam edecekti artık "SENin annen baban yok mu" diyenlere Öldüler diyordum boğazımda bir hıçkırık düğümleniyordu.Gerisini söylüyemeyerek ağlamaya başlıyordum çaresizce.NAsıl öldü kim öldürdü gibi sorularda bu soruları izliyor ama cevap veremiyordum.Ağlamaktan kendimi alamıyor unutamıyordum annem ve babamı kaybedişimi.Unutamazdım da zaten.Babamın karne günlerinde 'Koçum benim karnen nasıl' diyişini özlüyordum.Şimdi kimselerde sormuyordu bu soruyu bana.Onun sıcak nefesini hala ensemde hissediyordum.Ama artık canıma tak demişti.Müslümanların bu orak-Çekiç belasından çektiği nedir dedim kendi kendime.Bolşevikler artık fazla olmuşlardı.yıllar geçmiş hala bolşevikler Osmanlı ya bela oldukları gibi Türkiyeye de bela oluyorlardı.Bu düşüncelerle uykuya daldığımda babamı rüyamda gördüm.Beyaz kefeni ve başında sarığı vardı.Bana tebessüm ediyordu.Elindeki kaleşnikof u bana verdi.ve bana şöyle bi söz mırıldandı ki Bu benim hayat akışımı değiştirecekti ;"Ey oğul al bu silahı Dost istersen,arkadaş İStersen ALLAH yeter,Oğlum ÖLMEK BİZE CİHAD ETMEK SANA".İşte bu sözleri söyleyip kayboldu.Rüyadan çok etkilendim.Ama cidden de bişeyler yapmam gerekiyordu.Ertesi gün uyandım.Uzun süredir bakmadığım takvimin tozlu yaprakları gözüma ilişmişti nedense.Tarih 10 Mayıs 1977 yi gösteriyordu.Saate baktığımda 1 olduğunu gördüm.Öğlen olmuştu.Uzun süre uyuduğumu anladım.Abdest alıp öğlen namazımı eda ettim.Namazımı bitirince Birden YA ALLAh Bismillah ALLAHU ekber sesleri ile irkildim.Ne olduğunu merak etmiştim.Terasa çıkmak için hazırlandım.Tozlu basamaklardan geçerken -Tekbirrr! ALLAhu Ekber sesleri geliyordu.İstemeden de olsa Bu bağırtılar yüreğimi coşturmuştu.En sonunda terasa varmıştım.Aşağı baktığımda 1000 e yaklaşık müslüman genç Ellerinde İslam sancakları ve Türk bayrakları ile LAilaheilallah nidası ile bağırarak yürüyorlardı.Dikkatlice baktığımda Ellerinin üstünde Kuran taşıdıklarını da görebildim.Ellerinde Türk Kominist Partisinin bayrakları vardı ve Benzin dökerek yakıyorlardı.Heyecanla izliyordum.Artık bu ALLAhu Ekber nidalarına dayanamayıp kendimi aşağıya inip içlerine attım.Onlarla ben de bağırıyordum.Mübarek nidalarla bağırarak bir caminin önüne geldik.Ve Gençler hep birlikte LAİLAHEİLLALLAH diyerek bağırıyorlar.Müslüman bir genç olarak ben de bağırıyordum.En sonunda Kayseri Merkez Ülkü ocakları Reisi çıkıp Bağırırcasına çıkıp konuşmaya başladı.Hepimiz onu dinliyorduk.
Sonra Fedaa-i İslam cemiyeti başkanı çıkıp "Ey Müslüman Türk Gardaşlarım,Bu kızıl beladan kurtulmanın zamanı geldi de geçiyor,İmana kavuşamamış insan kendini boşlukta hisseder,Artık birlik olmanın silahlanmanın,Ve ülkemize gelen bu Bolşevik köpeklerini kovmanın zamanı gelmedi mi? Evet artık zamanı geldi gardaşlarım,Bu ülkenin insanları olarak atalarımızı düşünelim ONLAR ki İslam yolunda can verdiler.EZAN,VATAN,KUR'AN için canlarını verdiler.Biz de bu düşmez mi" diye öyle bir konuşma yapmıştı ki kanımız donmuş gözlerimizden sicim sicim yaşlar boşalmaya başlamıştı.Haydi gardaşlarım fazla dikkat çekmeden dağılalım diye bi çağrı da yapılmıştı.Aklıma Kutlu Doğum HAftası olduğu geldi.Şimdi anlamıştım ki Sağcı gençler bunun için toplanıp konuşmuşlardı.Dağılırken benden bi kaç yaş büyük bi genç yanıma gelip sen de kimsin diye bi soru yöneltmişti bana."BEn Müslümanım sağcıyım abi" diyebildim korkarak.Korktuğumu belli ettirmiş olacağım ki bana" Korkma kardeş,hangi cemiyettesin dedi bana.Ben ise uzun hikaye deyince beni örgütlendikleri yere götürmeyi teklif etti.Ben hemen evet dedim.Dar sokaklardan geçerken,Loş ışıklar gözüme çarpmıştı.Ve inşaat gibi bir yere girdik.yerde bir kaç eski püskü halı,Kapısına Asma kilit vurulmuş bir oda oraya girer girmez gözüma çarpmıştı nedense.Beni bi yere oturtturdu ve hayat hikayemi anlatmamı istedi.Ben zar zor anlatıyordum.
En sonunda babamın öldüğü kısmına gelince bizi belli etmeden dinleyen gençler bile ağlamaya başlamıştı.Babamın adını sordular,Ben boğazımda bi hıçkırık düğümlenerek Muhammed Kandemir diyebildim.Bunu duyan yaşlı sakallı bir amca yanıma gelip ağlamaya ve bana sımsıkı sarılmaya başlamıştı.KArdeşimm demek abimiz vefat etti dediklerinde biraz şaşırdım.Nereden tanıdıklarını sordum.Bana Çeçenya dan tanıdıklarını söylediler.Meğerse o yaşlı amca da babamın silah arkadaşıymış.Bana hiddetlenerek " Babanı kim öldürdü" diye bir soru yöneltmişti.Bilmiyorum ama dedim tespitlerime göre Bolşevikler amca.O mülayüm amca daha da hiddetlenerek masaya bir yumruk indirdi."ALLAh belalarını verir inşallah,Can gardaşımı Muhammedi mi aldılar demek" dediğini duydum.Gene duygulanmış ağlama noktasına gelmiştim.Amca bana adının Muammer olduğunu söyledi.Artık amca da beni içlerine almıştı.Artık ben de babam gibi Fedaa-i İslam Cemiyetinde idim.Geceye dek Muammer amca ile bayağı bir sohbet ettik ki esnediğimi ve gözlerimin kaşındığını görmüşolacak "Hadi artık uyuyalım Küçük arslan,Artık evin burası" dedi.Beni biraz üst katlara çıkararak bir oda gösterdi.Orada uyuyacağımı söyledi.BEn de abdest tazeleyip yatsı namazını kıldıktan sonra yatağa girdim.Neden se yatak soğuk geliyordu.Odada 2 yatak vardı.Diğerinde daha önceden tanıştığımız Kemal isimli bir arkadaş uyuyordu.Onun da durumu benim gibi gidecek bi yeri olmadığı için cemiyetin yatakhanesinde kalıyordu.Uyumaya çalışırken aklıma bugünün bana ne kadar uzun geldiğini düşünüyordum.Artık bana arka çıkanlar,Aynı düşüncede olanlar,ALLAH yolunda savaşanlar vardı.Kimbilir belki de babam gibi,Rüyamda gördüğüm gibi savaşma,Babamın da yaptığı gibi belki de cihat etme,kafirlerle savaşma fırsatı bana da doğacaktı.Bu düşüncelerle yavaş yavaş gözlerimin kapandığını anladım.Uyumuşum.Sabah namazını kıldıktan sonra Dağıtım var gelinn diye biri bağırıyordu.Bu ses tüm cemiyet binasını dolduruyordu.Ben de dahil herkes zemin katta toplandık.Ve Muammer amca O buraya ilk girişimde gözüöma takılan asma kilitli kapıyıaçmıştı.İçinden Bir sürü kasa çıkardı bir kaç arkadaşı ile.Sonra bize dönüp "İste arkadaşlar o gün geldi,5 yıldur uğraştık,ALLAh sabır verdi ve silahları denkleştirdik.Çoğunuzun silah kullanabildiğini biliyorum.Ama bir kaç kişi özellikle de aramıza yeni katılanlar bilmeyebilir" diyerek konuşmasını bitirdi.Herkese silah dağıtımı yapıldı.Ben Muammer amcaya babam ile ava gittiğimiz için silahı kullanabileceğimi söyledim.Bana da bi baretta marka 14 kurşun alan silah verdi.Herkes silahını almıştı.İçimizde Kırık bir Sevinç vardı.Bir yandan Rus yılanları ile mücadele edeceğimiz için Mutluyduk.Bir yandan da geride kaybettiklerimiz vardı.Babam ve annem.Gene gözlerim dolmuştu.Oturduğum yerden kemali izliyordum.Yeni terleyen bıyıkları ve saf bir siması vardı.Yanıma gelip oturdu ve akşam namazından yatısya kadar konuştuk.Benim aklım pek yetmiyordu ama o hatırlıyormuş.Rus köpeklerinin 1966 yılında ülkemize girdiklerini anlattı.Ve o yandan beri ülkemizin üzerinde nüfuzu sağlamaya çalıştıklarını,binlerce cami yaktıklarınıanlattı.Halbuki ben Rusların ülkemize geldiğini biliyordum ama ben de turist yahut misafir zannediyordum.Belki de babamın bu konuları bana daha yaşımın küçük olduğu sebebiyle açmadığını düşündüm.Kemal abi ile baya konuştuktan sonra soğuk yataklarımıza girip uyuduk.Ertesi gün uyandığımızda apar topar hazırlandık.Tarihler 12 mayıs 1977 i gosteriyordu.Muammer amca çıkıp Kayseri Merkez Karakolunun Rusların elinde olduğunu anlatıp,İlk baskınımızı oraya yapacağımızı söyledi.Ve planı anlatmaya başladı.
-Erkan,Mehmed,Recep siz arka sokaktan baskın yapacaksınız!Orada dikkati çeken birileri olursa tamizlersiniz!
-Kemal,Cemil,Murat!
Murat deyince kanım donmuştu adeta,benim ismimi söylemişti.Ben de artık İSLAMİ harekatın içindeydim.
-Siz de Ara sokaklardan geçip karakola yakın bi yerden sağından baskın yapacaksınız,Dikkatli olun sesler duyunca Hemen pencerelerden içeri Ruslara ateş edin ki Paniğe kapılsınlar!
-Bekir,Şafak,Tayyip! siz de benle geleceksiniz,Önden dikkatlice saldıracağız!ALLAh yardımcımız olsun!
-Haa diğer 10 arkadaş da Bizle gelip etrafı gözleyecek Dikkat çeken biri olursa Vuracak!
Evet sadece 20 kişiydik.Ama içimizde iman,Elimizde de artık kafirlere kan kusturacak tüfeklerimiz silahlarımız vardı.Saat 10 a geliyordu.Muammer amca harekete geçmemiz gerektiğini söyledi.Herkes gizlice gurupları ile beraber dağıldı.Ve dikkat çekmeden ara sokaklardan yol almaya başladık.Elimde baretta vardı.Ama az da olsa bu ilk olduundan içime bir korku saplanmıştı.Ama ALLAh yolunda savaştığımızı hatırlayınca korkum hemen gitti.Gitgide yaklaşıyorduk karakola.Ve sonunda varmıştık.Kemallerle sarılıp birbirimizden helallik aldık.Sonra o beklediğimiz namlu sesleri geldi.Silahlarımızı elimize alıp ALLAHU EKBER sesleri ile pencerelerden içeriyi darma duman ediyorduk.Babamı öldürenler bunlar diye içimden geçirerek ayrı bir hırsla ateş ediyordum.İçerde masa başında oturan şişko bir rusu öldürmüştü.Ve çatışma hala sürüyor.Önden ve arkadan saldıran guruplar silahlarına iyice sarılmış ateş ediyorlardı.Çatışmanın sonlarına gelmiştim ki Yanımaki kemal abi Büyük bir inleme ile yere düştü.Birden içime bir ağırlık çöktü.Hemen eğildim.Boyun damarına baktım artık atmıyordu.Gözümden 2 damla yaş süzüldü kemal ağbinin gömleğinin üstüne.Elindeki Tüfeğini aldım ve çaresizce savaşmaya devam ettik.Çatışma bitmiş artık karakoldaki Rus Köpekleri susturulmuştu.Muammer amca içerden çıkıp yanımıza geldi.Gördüğü manzarayla irkildiğini gördüm.Yere oturup sarıldı Kemal abiye.Artık o bizi duyamazdı.ALLAh onu şehitlik mertebesi ile yanımızdan kendi katına almıştı.Tüm mücahitler ağlamaya başladık.Kemal abiyi ikindi namazına mütakiben gömdük.
Kayseri zaten sağcı bir şehirdi.Ama Ruslar tünemiş ve buradaki Karakol ve Postahaneyi ele geçirmişlerdi.Devlet çaresiz bir şey yapamıyordu.Türkiye Cumhuriyetinin üstünde Amerika baskısı vardı.Bu nedenle ruslara bir şey yapamıyorlardı.Tam tersine devlet Ruslara yardım ediyordu.Onlara savaş açanlara asi kulbunu takıyorlar tutuklayıp hücrelere atıyorlardı.Bunları Muammer Reis den işitmiştim.Onlar toprak alıp çoğalıyorlardı.Daha bi kaç gunluk arkadaşım,Kemal abimi de böylece kaybetmiştik.
Gene gün karanlık yüzünü göstermeye başlamış,Tamamen karanlık olmuştu gökyüzü.Yatsı ezanını güzel bi huşu ile dinledikten sonra Namazımızı kıldık.Artık 11 kişiydik.Evet diğer 8 kişi de tutuklnamıştı.Yarın da postahane ye baskın düzenleyeceğimizi tahmin etmiştim.Gene sabah namazından ahiren aşada toplandık.Gene Muammer Reis planı anlatıyordu.
-Arkadaşlar,bugünkü saldırımız postahaneye,Yalnız çok dikkatli olmamız lazım,Bu sefer silahlarımız fazla konuşmayacak kardeşlerim,Dinamit lokumlarımız konuşacak,ve gene imanımız konuşacak,Ama TEdbirli olacağız.Dinamiti ateşleyip uzaklaşma zor iş,ayrıca postahanenin önündesanıyorum ki 5-6 kişi tetikte olacaklar.Biziö dün karakola yaptığımız saldırıyı öğrenmişlerdir.Yanınıza uzun namlulu tüfekler alacağız.Ben de dinamiti ateşleyip uzaklaşacağım o anda ALLAHU EKBER diye bağıracağım o ses parolamız olacak,o sesi duyunca hemen hızlıca karargahımıza doğru uzaklaşacağız arkadaşlar.ALLAh yardımcımız olsun!
Bende baretta vardı ama dün şehit kemal abimden kalan bi uzun namlulu tüfek vardı.Bugün de onla savaşacaktım.Ya ALLAh deyip silahı elime aldım ve dar sokaklarda gizlice yürümeye başladık.Çok dikkatli yürüyorduk.Polis görürse hem planımız yanacak hem bizi içeri atacaklardı.
Birden Silah sesleri gelmeye başladı.Kendi kendime erken değil mi daha dedim.Öndeki bizim guruba baktığımda etrafa kaçışıyorlardı.Bana da
-Murat oğlum kaç karargaha doğru kaç,hadi polis belirledi izimizi kaç Muraaaat!
İşte bu ses beni çok ürküttü.Daha önce o zindanlara,hücrelere girenlere ne işkenceler yapıldıklarını duymuştum.Aniden yönümü değiştirerek karargaha doğru kaşuyordum.Hayatımda o kadar hızlı koştuğumu hatırlamıyorum.Ama ne yazık ki koşmalarım işe yaramamıştı.Kuvvetli iki el beni arkadan kendine doğru çekti.O hızla sokağın kenardaki duvarına savruldum,yere düşmüştüm.Bi tane polis memuru bana "Asi köpek elindeki silahla napacaksın lan" başıma silahının arka tarafıyla şiddetli bir darbe indirdi.Bayılmışım.Gözlerimi karanlıkta açtım,etraf gözüme fazla gözükmüyordu.Pis bir koku burnuma geldi.Evet aklıma şimdi gelmişdi.En son kafama darbe yemiştim.Bundan sonrası ne olabilirdi ki tabii 'Hücre' idi burası 4 metrekarelik bir yerdi.Müthiş dehşet bir koku sarmıştı etrafı.Ardından gözüme pencere diye yapılan bi delik gözüme ilişti.sadece 150 cm2 kadardı.İçeri loş bi ışık kümesi sızıyor,bu daha da gözlerime rahatsızlık veriyordu.Burası KAyseri ceza evi olmalıydı.Birden açlığım aklıma gelmişti.Kalkmamla oturmam bir oldu.Omuzumda müthiş bir acı hissetmiştim.Elimi değdiğimde bile acıyordu.Aklıma polisin enseme omzuma şiddetli darbeler vurduğunu zikrettim.Herşeye rağmen kalkmalıydım.Açtım.Ayağa kalktım ve demir kapıya bir kaç tekme savurarak "Açımm,nolur yemek verin,çok açım" diye bağırmaya başladım.Sonra çaresizce oturup birinin gelmesini bekledim.Beklerken uzun uzun düşünüyordum.Şimdi napacaktım.Kaçsam kaçamazdım.Burada ömür boyu kalmak,cehennem azabı olurdu.bunları düşünürken koca demir kapı büyük sesler çıkartarak açıldı.Rus olduğu her halinden belli olan şişko bi adam içeri girdi.Elinde bir tas çorba vardı.Bana verdi.Ardından bana dönerek
-Hey Aciz türk sakın buralara pisleyim deme,pislersen dilinle yalatırım onlar geri sana.Seni her akşam saat 7 de Tuvalete götüreceğiz.yemek saati de belli,Aşkam saat 5.Anlaşıldı mı kopek yavrusu.Şimdi Zıkkımlan yarına leşin çıkar ne de olsa!
Bu kafirlerin bana hakaret edişine göz yumuyordum.Ama mecburdum.Kimbilir ne acılar çekecektim.Açlığımdan olacak hemen çorbamı hızlıca içtim tuhaf düşünceler arasında.Kerevete uzanıp uyumaya çalışıyordum ama her bi yanım ağrıyordu.Gözlerim dayanamayıp 1 saat sonra kapanmaya başladı.Ertesi gün uyandım.Ağrılarım 2 kat artmıştı.Ayrıca kendimi bayılacak gibi hissediyordum.Ciğerlerim eriyormuş gibi bi his vardı içimde.kalkamıyordum.Sanki üstümde bi ağırlık vardı.Nefes almam güçleşiyordu gitgide,Ben ise akıbetimi düşünüyordum.Uyanışımdan yaklaşık bi saat geçti geçmedi daha fazla dayanamayarak bayılmışım.Gözümü bir odada açtım.Üstüme buz gibi soğuk su boca ediyorlardı.Benim ve Türklerin hakkında konuştuklarını işitiyordum.
-Hey Chameyov!Sence bu çocuğu konuşturabilirmiyiz!
-Konuştururuz tabii dostum,Bu da Asi bi Türk işte,İşkence görmek istemez ha!
-Bunlar it yavrusu gibidir,Önüne yem atarsın havlamaya başlar,Damarları iyilikten götürmez adamım,En iyisi işkenceyle konuştırmak
-Evet evet haklısın
Bu diyalogdan sonra benim uyandığımın farkına varmış olacaklar ki,konuşmalarını durdurup beni süzmeye başladılar.İkisi de kollarımdan tutup kaldırdılar.Anladığım kadarı ile burası bir İşkence Odasıydı.Beni konuşturmaya çalışacaklar ben ise konuşmayacaktım kimbilir ne acılar vereceklerdi bana bu düşünceler eşliğinde odanın diğer bölümüne gittik.Elimin bağlı olduğunu hissettim.
-Bana bak köpek yavrusu!
-!!!
-Sen kimsin de devlete misafirlerinize asilik yapıyorsun,Kominizm en iyi idare şeklidir..
-Evet,onun için annem ve babam öldü öyle değil mi?
-Onlar da senin gibi devlete başkaldırmış olmasınlar?
-Devlete baş kaldırmıyoruz,Allah'ın emrini yerine getiriyoruz!
-Öylee mi yani Kominizmi hiçe sayıyorsun?
-Evett!
-Kess!Asi köpek.Şimdi asıl meseleye gelelim.Sen hangi dernektensin?
-Ne derneği?
-Bana yalan söyleme senin o reisinin yerini de bulacağız hepinizi kurşuna dizeceğiz Kopeklerr! Desene Ülkücü müsün,Şeriatçı Mısın? Asi Köpekk
-Ben ALLAh'ın aciz bir kuluyum,Allahın emirlerini yerine getirmekle yükümlüyüm.
-Demek konuşmayacaksın..
-!!!!
Birden ürperdim.Beni oturduğum yerden alıp tahta üstüne bağladılar.Gömleğimi çıkarıp bi köşeye fırlattılar.O gömleği babam bana geçen seneki Ramazan Bayramı'nda almıştı.Birden gene gözlerim dolmuştu.Bu düşüncelerden göğsümde müthiş bi acı hissederek sıyrıldım birden.Sigara içen Rus Subayı elindeki sigarasını göğsümde söndürüyordu.
-Konuşmayacak mısın,İt yavrusu,Amerika Uşakları,Konuş köpekk!
İstemeyerek gözümden yaşlar boşalıyordu.Yanmış et kokusu ciğerlerimi doldurmuştu.Acıdan kıvranıyordum.Bağırmamak için kendimi zor tutuyordum.En sonunda sigarası bitmiş ve bu azap sona ermişti diye düşünürken,İki Rus sırayla Yumruk tekme indirmeye başladı.İnlemelerim duyulmuyordu.Çok fena acılar çekiyordum.Acaba Muammer Reis tutuklanmış mıydı?Acaba onlar Kapalı Ceza Evinin Rusların Hakimiyetinde olduğunu öğrenmişler miydi?Kimbilir belki ileriki günlerde gelip beni kurtarırlardı.Bu düşünceler arasında dayak yiye yiye bayılmışım.Gözlerimi gene karanlık hücremde açmıştım.Beni konuşturamayacaklarını anlamışlardı.Her tarafım ağrıyor,kıpırdayamıyor,getirdikleri yemekleri yiyemiyordum.Bir gözüm zaten tamamen şişmiş olacak o gözümle hiç bir şeyi göremiyordum.Hareket edemiyordum.Bir hafta kadar bu durumda yaşamaya çalıştım.İyileştiğimde ALLAH a felç ya da sakat olmadığım için Şükrettim.Günler ayları kovalıyor,zaman su gibi akıp gidiyordu bu karanlık dehlizde.10 günde bir aynı işkenceler tekrarlanıyor ama konuşmuyordum.Ben asla kambazcı değildim,olamazdım da..
Sabah erken kalkmıştım sabah saat 6 idi.Geçen her gün için duvara çizik atıyordum o dehlizde.O sabah kontrol için gene bakmıştım o kara duvara.Tam 164 tane çizik vardı duvarda.Yani 5.5 -6 ay olmuştu.Yani Aralık ayının içinde olduğumu kestirebilmiştim.İçerde hep Rus subaylarının yaşasın 17 Aralık yaklaştı dediklerini hatırlıyorum.Bu tarih onların Bolşevik İhtilal Bayramıymış.Bugün gene içeri Rus askeri girdi yemek getirmişti.Ona tarihi sorduğumda 15 Aralık 1977 demişti.Demek o bayrama 2 gün kalmıştı.Gene Muammer Reisi düşünüyordum.Acaba yaşıyor muydu?Acaba gelip buradaki beni ve diğer Müslüman kardeşlerimi kurtaracaklar mıydı?
Bu düşüncelerle 2 gün geçmiş ve gözümü 17 Aralık 1977 sabahı açmıştım.Bu bayram binevi Allah a inanmayan bolşeviklerin eğlencesiydi.Bu günün Sokaklarda çırılçıplak soyunup "KAHrolsun Haya" diye bağıranların,ve Müslümanların katledildiği bir gün olduğunu Reisden duymuştum.Demek ki bizleri kurşuna dizeceklerdi.İçimde basit bir korku vardı.Ama neden kimden korkuyordum.Onlar kafirdi.Üstelik güçsüzlerdi.Ben müslümandım neden onlardan ve ölümden korkacaktım.ALLAh yolunda ölmekten korkulur muydu!Kendimi bu basit korkudan sıyırıp attım bu düşüncelerle hemen.Evet sessizlikte benim hücreme doğru gelen ayak sesleri duyuyordum.Belli ki götürmeye gelmişlerdi.
Kapı büyük bi gürültü ile açıldı.Aylardır bana işkence eden Ruslardan biri girdi içeri.Saçmalayarak konuşmaya başladı
-Hey Türk köpeği Kalk hadi gidiyoruz
-Nereye?
-Hani siz Müslümanların uydurdukları bi dünya varmış ya Ölünce oraya gidermişsiniz,Hani asıl sonsuzluk orasıymış HıHahahaha
-!!!!!
-Biz de sana iyilik yaparak oraya seni göndericez!
-!!!!!!!
-Sizin aklınıza şaşarım Asi Türkler!
Uzun bir koridor boyunca ilerledik.Yanımda o asker de dahil 2 asker vardı.İlk defa dışarıya çıkıyordum.Çok soğuktu.Çıkar çıkmaz titremeye başladım.Aralık ayının soğuğu insana eziyet veriyordu.İki asker beni ite kaka götürmeye devam ediyorlardı.Tam kestiremediğim bir yine doğru yol alıyorduk.Güneş ufuklarda görünmüyordu.İnce ince kar yağıyordu.Üzerimdeki paçavralarla üşüyordum.Gide gide bir dağın yamacına geldik.Beni orda elimi kolumu çözüp karların üstüne fırlattılar.Beni hep döven Rus asker bağırıyordu.
-Kahrolası Bela al işte getirdik Muratını!
Ben bağırdığı yöne doğru baktığımda gözlerime inanamadım.6 aydır görmediğim Muammer reis orada duruyordu.Sakalı daha da uzamış,Saçları daha da aklaşmıştı.Muammer reis de bizim bulunduğumuz yöne doğru bağırıyordu.
-Tamam! Bırak çocuğu!Size adamınızı 3 gün sonra göndereceğiz!
2 Rus Askeri uzaklaşıyordu.Heralde kurtulmuştum.Muammer Reis beni kurtarmıştı bir şekilde.Yanıma geldi ve sımsıkı sarıldı bana
-Muradımm!
-Muammer Amcaa! diye sarıldım ağlayarak.6 ayın özlemiydi bu belki.
Muammer Amcanın yanında da önceden dikkat etmediğim 4 adam vardı.Birisi genç diğerleri de 40 yaşlarında adamlardı.Onlarla da kucaklaştım.Muammer Reis gözüma bakıyor,Sorumu tayin etmiş gibi bakıyordu.Ben sormadan konuşmaya başladı.
-Bak murat,biz o postahane ye baskın yapacağımız gün çoğu kişi sen de dahil yakalandı.Biz 6 kişi kalmıştık.O gün değil ama başka gün adam toplayarak postahaneye baskın yaptık,Ve orayı havaya uçurduk.6 aydır senden bir iz aradım ve sonunda buldum.Kayseri Kapalı ceza evinde biri seni görmüş.Önceden bizim guruptan da olan Tayyip görmüş seni.Biz şimdi 5 kişiydik.Seni oradan nasıl çıkaracağımızı düşünürken,elimize bi koz geçti.Rusya dan Türkiye ye gelen Bir Rus Diplomatı.Onu bir baskında rehin almıştık.Bu onlar için çok önemliymiş.Tabii onun çantasını açrak içindeki belgeleri yaktık.3 gun sonra da onlara adamı vereceğiz tabii.Böylece de seni kurtarmış olduk.
-ALLAh senden razı olsun,ne diyim ki Reis
-Bak Murat,bizi buralarda fazla barındırmazlar,Bi çare buldum
-Evet!
-Türkmenistana'a gideceğiz kaçak yollardan
-Ama bu çok tehlikeli değil mi?
-Bak Murat.Mecburuz,Üstelik orada da Dindaşlarımız Rus eziyeti görüyor,Orada da cihad edenler var,Onlara katılacağız.
-Sen ne dersen odur reis.Peki nası olacak bu kaçak gitmek?
-Benim 20 yıllık bir arkadaşım var hep milleti kaçak yollarla Afganistan a,Türkmenistana,Pakistana götürür,getirir.Bizi de bedava götürecek tabii ki.Rahmetli babanla da Çeçenya ya kaçak gitmiştik.Yarın sabah 7 de Hastane nin önünden bineceğiz ve yola çıkacağız.Yaklaşık 3 gün sürermiş.
Sevindirici bir haber almıştım ama reisin rahmetli baban demesi gene içimi buruk bir acı kaplamasına neden olmuştu.O hücrede her gece Babamın siluetini görürdüm.Demek Türkmenistana gidecektik.Çok heyecanlıydım.Yeni karargahlarına gittik.Burası çok küçük,harabeye benzeyen bi yerdi.Neyseki kolaylıkla uyuduk.Teslim edeceğimiz Rus diplomatını Oradaki bi arkadaşına bıraktı ve gununde o adrese teslim etmesini söyledi.Ve meydanda tırı bekleyekoyulduk.Ve büyük gürültüler çıkartarak yaklaşan bir tır dikkatimi çekti.İşte bu diye fısıldadım.O da doğruladı.Hemen durdu arkayı açınca hemen girip bindik.Tır çok büyüktü ama bizlerle birlikte bir sürü adam vardı.BAzıları pakistana bazısı afganistana bazısı bizim Gibi Türkmenistan a yol alıyormuş.Ama geneli de savaşmak için gidiyormuş.Hepsinde silah vardı.Geceye kadar tırda sohbet eden edeneydi zaten.Abbas Tarık diye biri ile tanışmıştık.O da Afganistan ın Rus istilası altında olduğunu tekrarlıyor,Onun için Afganistana gittiğini söylüyordu.Birden tır çok ani bir fren yaptı.Öyleki ben oturduğum yerden 2 metre ileri fırlamıştım.Herkes Noluyor Ne bu diye mırıldanmaya başladı.Van da olduğumuza hükmetmiştim.Evet oradaydık Heralde.Ama sınır kapılarını da Rus lar tutardı.İrana nasıl geçecektik.Çok zordu.Ya açtırıp bakarsa nolacaktı.Aklıma bu kötü ihtimal gelmişti.Hemen bu ihtimali uzaklaştırdım beynimden.İyi Düşün ki İyi Olsun dedim kendi kendime.Bu ihtimal herkesin aklına gelmiş olacak ki herkes tüfeklerini eline aldı.Ümit dolu bekleyiş sürüyordu.Allah a bin şükür ki onu da atlattık.Sanımca İrana girmiştik.İran da inecek 5 kişi vardı.Onlar Horasan da indiler.Böyle böyle Sonun da Türkmenistan a gelmiştik.Aşkabat ta inmiştik.Silahımızı saklıyorduk.Tam 26 kişiydik.Hep beraber anlaşmıştık.Aşkabat taki Rus kuvvetlerine saldıracaktık ertesi gün.Evet ilk defa yurtdışına çıkmıştım.Hele de Türkmenistan a gelmek beni çok sevindirmişti.İnince bize sarılan tatlı simalar la karşılaştık.Ardından onlarla bir Türkmen kahvesinde Çay içip yola çıktık.DAha önce gelenler burayı daha iyi biliyordu.Ben reis ile bilmiyordum.Onları izliyorduk.Onların bildiği bir yer olduunu öğrendik.Aşkabat a 3 km uzaklikta bir karargahmış.Tam 5 yıldır Müslümanlar tarafından karargah olarak kullanılıyomuş.Çok güvenli bi yermiş.
26 kişi Aşkabattan 3 km yürüyerek ikindi zamanında karargaha vardık.Karargah denilen yer terk edilmiş virane bir köyden ibaretti.Yıkık evler arasından süzülüyorduk.Sonunda durduk.Bir yıkık eve de biz girdik.İkindi namazızmızı eda ettik.Ahiren Dindaşlarımızla koyu bir sohbete daldık.Karargahta 57 kişi vardı bizle birlikte.Yarına dair plan yapıldı ve bize akşam açıklandı.Türkiyeden gelen 26 Kişi Rusları şaşırtmak için Aşkabat a direk değil dolanarak Hastaneye saldıracağımızı anlattılar.Buradaki 31 kişilik ekip de direk rus Karargahına saldıracaktı.Yalnız Rusların güçlü tankları vardı.Onları silahlarımızla alt edemezdik.Açıklanan plana göre gönüllü 10 kişi dinamit lokumlarını göğsüna bağlayacak,Allah yolunda tankların altına atlayıp,Tankı infilak ettirecekti.Kafamıza yatmıştı bu plan.Ama ilk önce fazla gönüllü çıkan olmadı.Ben Bismillah deyip yerimden kalktım ve "Ben gönüllüyüm efendim" dedim.ALLAh yolunda şehit olmak kimbilir ne güzel duyduydu.Benden sonra 9 kişi daha seçildi.Ertesi sabah uyandım.Sabah namazını kıldık hep beraber.Ben ve 9 arkadaş Dinamitleri göğsümüze bağladık ve Silahlarımızı alıp hep beraber Viraneden çıkarken Nida atmaya başladık.
-Doğu Değil Batı Değil! İlla İslam İlla İslam!!!! TEKBİRRR ALLAHU Ekberrr!
Cihada gidiyorduk.Bu sözlerle daha da cesaretlenmiştik.Babamı hatırladım.Rüyamı hatırladım.Ben de buralarda savaşma fırsatı bulmuştum.ALLAh yolunda savaşma fırsatı doğmuştu.İlk katılışımı hatırladım birden.Reisin gözlerine baktım,o da bana bakarak Muradım hakkını helal et diyordu.Ben de ondan helallik istiyordum.Yapacağımız harekat çok tehlikeliydi.Duyduğumuza göre Ruslar Aşkabatta 300 den fazlaymış.Ayrıca birçok cemseleri ve tankları varmış.Bu düşüncelerle 3 saat yürüdükten sonra İlerde bir serap gibi HAstane görülmeye başladı.Hemen durup dinlendik ve planı dağıtıma karar verdik.Gene Muammer Reis Planı dağıtım yapacaktı.
-Ben ve o 9 kişi bu siperde bir yandan hastaneye ateş ederek bekliyecek
Evet bu Tank patlatmaya o da gönül vermişti.
-Diğer 16 Kişi hastanenin arka kapısından baskın yapıp içeri girecek ve Rusları temizleyecek! 16 Kişi Rusları temizleyince Hastaneyi ele geçirmiş olacak.Ve o zamana kadar da Tanklar gelecek.İşte o zaman bizim 10 kişi atağa geçecek Ve inşallah başaracağız! Unutmayın ki Muvaffakiyet ALLAhtandır!!
Bu sözlerden sonra 16 kişi gizlice hastanenin arka kapısından süzüldü.Bir kaç dakika sonra silah sesleri sessizliği bozdu.Bi siperde ber yandan ateş ederk beklemekteydik.Gitgide savaş büyüyordu.Hastaneden çıkan ya da kaçan Ruslar da bizim hedeflerimiz oluyorlardı.En sonunda bizimkiler Hastane çatısına çıktı ve Orak-Çekiç bayrağını indirip,Türkmen Bayrağını taktılar.Bu manzara karsısında tüylerim diken diken olmuştu.Evet Rus köpekleri gene haberi almışlar Tankları ile geliyorlardı.Biz artık kalktık ve ateş ederek hastaneye yaklaştık.O tankların homurtusu hep canımı sıkmıştı ve sıkacaktı.Göğsümüze bağladığımız dinamit lokumları belki bize bu savaşı kazanmamızı sağlayacaktı.Reis önden gidiyordu ki tuttum.Ona hakkını helal etmesini söyledim.Helalleştikten sonra hep beraber gizlice tanklara yaklaşıp teker teker havaya uçuracaktık.İlk önce 8 tank a saldırı yapılacaktı.Reis ve diğer 7 kişi onden giriyorlardı.Ölümden korkmuyorlardı.Kimsenin korktuğu söylenemezdi de aslında.Ve o 8 kişi hepsi de şanlarına dinine yakışır bir biçimde sırroldu.8 tank havaya uçmuştu.Evet bunlar 3 4 dakkanın içinde oldu.Gözlerim dolmuştu ama soğukkanlı davranmalıydım.Yandan gelen 2 tank bi abi ile bana kalmıştı biz de o yola gidecektik.Dikkatlice yaklaştım ilk ben atlayacaktım.Kararlıydım."Şehitlik mertebene ben i de kabul et Ya Rabb!" dedim tam tankın altına atlıyordum ki iki el beni çekip bayırın aşağısına doğrı fırlattı.Birden hafiflik hissettim düştüğüm yerde.Evet dinamit lokumları artık yoktu gövdemde.Olan biteni anlayamamıştım.Ve ardından tankın patlama sesi geldi.Bayırdan kalkıp baktığımda durumu anlamıştım.Bir mücahit benden erken davranmış ve kolayca çıkabilen dinamit lokumlarını almış ve O bu mertebeye yükselmişti.Ama gördüğüm vaziyet beni daha da üzmüştü.Bir sürü tank ve cemse üzerime doğru geliyordu.Ve 10 alay asker koşarak hastanenin etrafını inceliyorlardı.Şimdi napacaktım.Reisim şehit olmuştu.Bunla da anlamıştım ki benden başka yaşayan kalmamıştı.Elimde bir tüfeğim vardı.
Mecburen yapacaktım,dağlara doğru tırmanacaktım.Bi ümit kurtulursam gene yeni mücahitlerle tanışabilirdim dağlarda.Bayırdan arkama doğru baktım ki hiçbirşey yok.Büyük bir soğukkanlılıkla Bayırdan fırlayıp dağa doğru koşmaya başladım.Tam dağa tırmanırken ayağımda müthiş bir acı hissettim.Evet galiba vurulmuştum.Didik didik tarıyorlardı.Ama ben zor bela tırmandım ve çıktım.Aşağıya baktığımda bir alay asker bana yaklaşıyorlardı.Tüfeğimi aldım çaresizce.önümdeki kaya birden gözüme çarptı.Onu kendime siper ederek ateş etmeye başladım.Onlar dağa çıkana kadar biri hariç hepsini vurmuştum.Diğeri birden önüme atılıp ateş etti.Ben de aynı anda kafasına doğru ateş ettim.1 mermim kalmıştı zaten.Birden omuzumda fevkalade bir acı hissettim.Ama onu da kafasından vurmuştum.bunun için Allah a şükrettim.Artık hiçbirşeyim kalmamıştı mecbur ilerleyecektim.Kalktım ve karargaha doğru güçlükle yürümeye çalışıyordum.Arkadan gelen askerler vardı bunu sezebilmiştim ama napabilirdim?Yavaş yavaş yürüyordum.Birden omuzumun diğer tarafına da bir acı saplandığını hissettim.Ve bir kurşun daha sırtıma geldi.Ve arkama baktığımda bir sürü askerin hedefinden benim olduğumu gördüm.Kelime-i Şahadet getiriyordum sürekli.Ensemin dibinden kurşunlar vınlıyarak geçiyorlardı.
Ve en sonunda biri de bacağına saplandı kör kurşunun.Murat kopan bacağını boğmaya çalıştı ama Şuurunun kendinden uzaklaştığını farketti.Son nefesinde Lailaheillallah diyerek şehit olmuştu.Ve Murat ın olduğu tepe sabaha kadar karış karış bombalandı.O artık ruhunu ALLAh a teslim etmişti.Gökyüzü tekbir sadaları ile yankılanıyordu.Lakin kalbi mühürlenmiş zavallılar bunu duyamıyorlardı.
~SON~
Bilgi Güçtür ,Paylaştıkça Büyür !__________ 1569627 ziyaretçi (7043926 klik) __________Paylaşmaya Devam Ediyoruz :))
ONLİNE , STAND UP , TİYATRO , OYUNLARI , SHOW , GÖSTERİLERİ , FULL , İZLE , METİN , TEXT , SENARYO , HİKAYELER , MASALLAR , KARİKATÜRLER , BELGESELLER , BİYOGRAFİSİ , TARİHİ , DÖKÜMANI , CANLI , KOMİK , EĞLENCELİ , 0YUNU , TİYATROSU , TEXTLERİ

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol